CHP Kurultayını tv’den izledim. Son yılların en coşkulu parti kongresiydi diyebilirim. Bu, aynı zamanda bir değişim kongresiydi. Mevcut iktidarın yönetim tarzına, işsizliğe, yoksulluğa baş kaldıran geniş halk kitlelerinin tepkileri sanki o gün o salonda ortak bir haykırış haline gelmişti. Kılıçdaroğlu’nun seslendirdiği “Recep Bey” polemiği ise bu ortak haykırışın markası oldu. Vurguları güzeldi Kılıçdaroğlu’nun. AKP’yi ve Erdoğan’ı yumuşak yerlerinden vurdu. Yolsuzluktan vurdu, işsizlikten vurdu, kayırmacılıktan vurdu, iktidar sahiplerinin zenginleşmelerinden, havuzlu villalarda oturmalarından vurdu. Sonra da şu soruyu sordu: “Bunun neresi mağduriyet?”
Evet,bu güne kadar mağduriyetten beslenen AKP, bundan sonra “Bunun neresi mağduriyet?” diye soracak olan milyonların hedef tahtasındadır. Ülkenin mağdur milyonları iktidara karşı bu salonda baş kaldırmışlardır. Bu salondan yükselen ses dalga dalga yayılıp, büyük kitleleri AKP’nin karşısına dikecektir. AKP artık bundan sonra rahat hareket etme imkanından mahrumdur. Çivilerin üstünde yürüyecektir. Dikenli tellere tutunarak ayakta durmaya çalışacaktır. Elleri, ayakları kanayacaktır. Mecalsiz düşecektir. Bundan hiç şüphem yok!
CHP’deki değişim rüzgarı iki hafta gibi kısa bir süre içinde kasırgaya dönüştü ve önce kendi çatısını uçurdu. Baykal gibi karizmatik bir lider kahpece bir komplonun sonunda yerini bu genç adama terk ediyordu ama, değişim sesleri Baykal olsaydı da dinmeyecekti. Çünkü artık insanlar parti oligarşisinden, tek adam sultasından, çarpık seçim sisteminden ve bu sistemin getirdiği çarpık demokrasiden şikayetçiydiler. Yenilik istiyorlardı. Değişim istiyorlardı. Bu ülkede gençlerin de kadınların da varlığını hissettirmek, onların da işin içine katılmasını istiyorlardı. Zannederim, CHP de olan, diğer partilerde de olacaktır!
Çünkü, sosyal olaylarda “sirayet kanunu” işler. CHP’deki bu kasırga çok kısa zamanda diğer yapıların çatılarını da uçuracaktır. Bunun kaçarı yok! Er, ya da geç bu diğer partilerde de görülecektir. MHP’de görülecektir, DP’de görülecektir, irili-ufaklı diğer partilerde görülecektir. Artık herkes kendine çekidüzen vermek zorundadır. Yenilenmeye, gelişmeye direnç gösterenler, çağı okuyamayanlar, programlarını çağa göre, günün ihtiyaçlarına göre dizayn edemeyenler silinip gideceklerdir.
CHP’nin bu kurultayı içeriği ve sonuçları itibariyle ülkemiz ve demokrasimiz için hayırlı olmuştur. Ders almak, ders çıkarmak, ders vermek için!
Kılıçdaroğlu’nun sakin üslubuyla dillendirdiği “Recebim” şarkısı bundan sonra çok söylenecektir. Kılılçdaroğlu, “Tayyip” dururken “Recep”’i boşuna seçmedi.
“Atma Recep, din kardeşiyiz” demek için!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder