20 Haziran 2010 Pazar

İYİ ŞEYLER OLACAKMIŞ!!!

Majesteleri “iyi şeyler olacak” dedikten bu yana
200’e yakın vatan evladı hayatlarının baharında toprağa düştü.
Yüzlerce ananın yüreği dağlandı.
Yüzlerce babanın yüreğine ateş düştü. Hem de bir babalar gününde.
Gözü yaşlı kardeşler, gözü yaşlı yavuklular, gözü yaşlı çocuklar…


Majestelerinin bu müjdesinden sonra dinmeyen ağıtların konusu oldular!
Kırık-dökük damlara asılan bayraklar “şehit” haberleriyle dalgalandı.
Yüreğine kor düşmüş analar, babalar “vatan sağ olsun” sözcüğünü her zamanki metanetleriyle belleklere kazırken, yeni şehit haberleri geldi ülkenin başka köşelerinden…
Bu ülkenin mert ve kahraman çocukları,
Kahpe pusuların ardında hasretin şafağını sayarken
kahpe, alçak ve vicdansız ellerin çektiği tetiklerle
sonsuzluğa göçtüler bir şafak serinliğinde…
Kırık-dökük, bayraklı damlardan canı yanık anaların şu serzenişleri yükseldi zaman zaman:
“Allah’tan gelene boynumuz kıldan ince.
Vatan ve millet için canımız feda.
Ama;
İyi şeyler hep sizin çocuklarınıza, kötü şeyler bizim çocuklarımıza mı olacak?”
Sizin çocuklarınız çürük raporuyla hayatlarını yaşayacak,
gemi sahibi olacak, havuzlu villalarda keyif sürecek,
iş-güç sahibi olacak,
17’li yaşlarda zenginleşme mucizeleri yaratacak,
Bizimkiler, dağda-bayırda terörist kovalayacak..
Sağ-salim dönseler de, işsizliğin, yoksulluğun kölesi olacaklar.
“Bu vatanın nimeti size külfeti bizim çocuklarımıza mı?”
“Zenginlik sizin çocuklarınıza, yoksulluk bizim çocuklarımıza mı yazıldı? Buna kader mi diyeceğiz?

“Bu nasıl adalet?”
“Bu nasıl anlayış?”
“Bu nasıl dünya?”

Şehit damlarına asılan bayraklar bunları soruyor ülkenin muktedirlerine…

***

İyi şeyler olacakmış!
Bu olanların nesi iyi?
Eli kanlı katillerin ayağına devletin hakimini savcısını göndermek mi?
Onların ayaklarına kırmızı halılar sermek mi?
Evlatlarımızın, fidanlarımızın, civanlarımızın katillerini,
Yüreklerimizi dağlayan soysuzları “pişmansın dimi” yalvarışlarıyla salıvermek mi?
Sonra…otobüslerin üstünde, kasaba kasaba, şehir şehir dolaştırılıp “devlete nasıl kafa tutulur” gösterilerine izin vermek mi?
Koskoca bir devletin polisine, askerine meydan okumalarına seyirci kalmak mı?
Açılım saçmalıklarıyla milletin kardeşlik hukukunu dinamitlemek mi, insanları ayrıştırarak birbirine düşürmek mi?
İyi olan nedir devletlum?


***
Dün salıverdikleri katilleri,
Bu gün tutukluyorlar.
Sormazlar mı adama:
Suçluydular da neden bıraktınız?
Pişmandılar da neden tutukluyorsunuz?
Tam bir ortaoyunu!
Devlet idaresi ciddiyet ister; kara mizah ve maskaralık kaldırmaz.
Devlet, adam gibi yönetilmezse başına adam ister!


***
Artık bu işin yenilir tutulur tarafı kalmamıştır.
Terörle, teröristin dilinden anlayan yöntemlerle mücadele edilmelidir.
Güvenlik güçlerinin bu iktidar döneminde budanan yetkileri geri verilmelidir.
Askerin bu iktidar döneminde bozulan morali düzeltilmelidir.
Derhal Olağan Üstü Hal ilan edilmelidir.
Paraysa para, silahsa silah, yetkiyse yetki. Askere ve güvenlik güçlerine bütün bu imkanlar zaman kaybedilmeden sağlanmalıdır.
Açılım mı?
Alsınlar, başlarına çalsınlar!

Hiç yorum yok: